İçindekiler
Kitaplar, hayatımızın en önemli parçalarından birisi. Yeni hayatlar tanımamıza, hayal gücümüzü arttırmamıza yardımcı olurken farklı bakış açıları kazanmamız konusunda yardımcı olan kitaplar, çoğu zaman da en iyi dostlarımızdan biri haline gelir. Hatta, bazı insanlar, kitaplardan başka hiç kimseye ihtiyaç duymazlar. Bütün zamanlarını kitaplarla birlikte geçirirler. Böylesine önemli bir durum olduğu için ölmeden önce kesinlikle okunması gereken kitaplar hangileri sorusuna yazarlarımızla birlikte cevap vermeye çalıştık.
Listedeki kitapların çoğunu belki okumuş, belki gözünüzden kaçırmışsınızdır. Ancak, net olan şu ki listemizde yer alan kitaplar, mutlaka okumanız gereken kitaplar arasında yer alıyor. Özellikle Rus edebiyatının en iyi ismi Dostoyevski’nin kitaplarına öncelik verdik. Hayatı tam bir drama olan yazarın kitaplarında da hayatının izlerini görebiliyoruz. Lafı daha fazla uzatmadan listemize geçelim!
Suç ve Ceza
“Okunması Gereken Kitaplar” listemizin ilk sırasında Rus edebiyatının en seçkin eserlerinden olan “Suç ve Ceza” yer alıyor. Dünyada, farklı dillerde, milyonlarca kez basılan eser, günümüzün de en sevilen eserlerinden birini oluşturuyor. Dönemin Rusya’sının ve Rus halkının yaşantısından oldukça başarılı gözlemlerin yer aldığı kitap, “Raskolnikov” adlı karakterin etrafında geçiyor.
Raskolnikov, yoksulluğu dibine kadar yaşayan bir hukuk öğrencisidir. Yoksulluğun en sert günlerinde, biraz olsun rahatlayabilmek için elindeki eşyaları, bir tefeci kadına bırakır. Durumunu düzeltebileceğini düşünen Raskolnikov, işleri yoluna koyamaz ve yoksulluğun pençesinden kurtulamaz. Durum böyle olunca tefeci kadını öldürmeyi, çıkış yolu olarak belirler.
Kendisini cinayet konusunda ikna eden Raskolnikov, kadının toplum için tehlike arz ettiğini düşünür. Böylece cinayetini haklı zeminlere oturtmuş olur. Kitabın sayfalarında ilerledikçe Raskolnikov’un iç dünyasına daha girerken, bir taraftan da Rusya’nın en eski sokaklarında dolaşıyor olacaksınız.
En iyi romanlar arasında yer alan “Suç ve Ceza” kitapseverlerin favorileri arasında yer alır. Ancak, buna rağmen gözünüzden kaçmış olabilir. Hala okumadıysanız, en kısa zamanda Raskolnikov ile tanışmanız gerekiyor.
Şeker Portakalı
Listemize mutlaka adını duyduğunuz “Şeker Portakalı ile devam ediyoruz. En iyi kitaplar arasında yer alan Şeker Portakalı, minik Zeze’nin dünya ile tanışmasını konu alıyor. Büyük bir saflıkla dünyayı tanımaya çalışan Zeze, diğer çocuklar kadar şanslı değildir. Zeze, yaşıtlarının sahip olduğu çoğu imkandan yoksundur. En önemlisi de sevgiyle henüz tanışamamış olmasıdır.
Kitabın her bölümünde kendinizi Zeze’nin yerine koyarken, bazı duygular da size hiç yabancı gelmiyor olacak. Acının, şefkatin ve sevginin ne kadar önemli olduğu, “Şeker Portakalı” ile daha da iyi anlaşılıyor. Okunması gereken kitaplar arasında yer alan “Şeker Portakalı” sayesinde belki günümüz dünyasına da Zeze’nin gözünden bakmayı başarabilirsiniz.
Kitap ile ilgili en ilginç noktalardan biri de yazarın kitabı sade 12 günde tamamlamış olmasıdır. Böylesi hızlı yazılan bir kitabın neden bu kadar popüler olduğunu da ilk bölümlerden itibaren fark edebilirsiniz.
Sigmund Freud, zamanının en çok tartışılan ismi, kitapları da bir o kadar ilginç! Sigmund Freud kitaplarl listemize bakmanızı şiddetle tavsiye ederiz!
1984
Distopik bir eser olan ve günümüze de birçok yönüyle ışık tutan “1984”, okunması gereken kitaplar arasında yer alıyor. 1948 yılında yazılan ve 1984 yılının anlatıldığı kitap, kimilerine göre bugün bile güncelliğini koruyor. Sovyetler Birliği’ne karşı bir başkaldırı olarak yorumlayabileceğimiz kitabın eleştirisinin temel noktasının bireyselliğin ortadan kaldırılması oluşturuyor.
İnsanların kişiliklerinin yok edilmesi ve özgürlüklerinin bu bağlamda yok edilmesi, eleştirinin temel noktasını oluşturuyor. Bugün bile birçok tartışmanın odak noktasını olulşturan konuları ele alması bakımından oldukça önemli bir eser olarak karşımıza çıkıyor.
Okunması gereken kitaplar arasında yer alan “1984” ile bakış açınızı değiştirebilir ve kendinizi distopik bir dünyanın içerisinde bulabilirsiniz. Böylece, modern dünyanın tehlikeli yönlerini de görebilirsiniz.
Uçurtma Avcısı
“Uçurtma Avcısı”, okunması gereken kitaplar listenizde mutlaka bulunması gereken bir kitaptır. Kitap, Afganistan’da geçen trajik bir arkadaşlık hikayesini konu alıyor. Emir ve Hasan ismindeki iki arkadaş, farklı ekonomik sınıflara mensupturlar. Emir’in babası Afganistan’ın önde gelen isimlerinden birisidir. Buna karşılık Hasan’ın babası ise Emir’in babasının altından çalışan bir hizmetçidir.
Hasan, sevginin ne demek olduğunu gerçekten bilen bir çocuktur ve arkadaşlığa da oldukça değer verir. Emir ise buna karşılık Hasan’a sürekli kötü davranan bir çocuktur. Hasan’a karşı alaycı ve aşağılayıcı tavırlara sahip olan Emir, Hasan’ın sevgisine asla karşılık vermiyor.
Sovyet işgali sırasında babası ile beraber ABD’ye kaçan Emir, burada umduğu hayatı bulamaz ve yoksul bir hayat sürer. Zamanla Hasan’a yaptıkaları için vicdan azabı çekmeye başlar ve Afganistan’a döner. Hikayenin devamında ise oldukça şaşırtıcı olaylar yaşanıyor.
En iyi romanlar arasında yer alan eser, trajik hikayesiyle sizi bekliyor.
Küçük Prens
Adını sıklıkla duyduğumuz kitaplar arasında yer alan “Küçük Prens” dönem dönem ününü iyice arttırıyor. Dışarıdan bakıldığından çocuk kitabı gibi duran “Küçük Prens” yediden yetmişe herkese hitap ediyor. İçinde çok değerli hayat felsefelerini barındıran kitap, ufkunuzu oldukça genişletecek ve size yepyeni bakış açıları katacak bir eserdir.
Okunması gereken kitaplar dendiği zaman, ilk sıralarda gelen “Küçük Prens”, dünyada, farklı dillerde birçok okuyucuya ulaştı. Kitabın birçok okuru, eseri bir kez okumakla yetinmiyor. Her okunduğunda yeni bir detayı fark edeceğiniz kitabı bir an önce okuma listenize eklemeniz gerekiyor.
Martin Eden
Okunması gereken kitaplar arasında yer alan “Martin Eden”, Amerikan edebiyatının en kaliteli örneklerinden biridir. Yazar Jack London’un kaleme aldığı kitap, otobiyografik bir eserdir. Kitap, Amerikan rüyası olarak adlandırabileceğimiz lüks ve konforlu yaşamın yarattığı düş kırıklığını temel alıyor.
Jack London, kendi hayat hikayesini anlatırken ekonomik sınıflar arasındaki çatışmalara ve ideolojik ayrımlara da yer verir. Bununla beraber, bir yazarın oluşma sürecinin de anlatıldığı “Martin Eden” en iyi romanlar arasında gösteriliyor.
Fareler ve İnsanlar
Nobel Edebiyat Ödülü sahibi yazar John Steinback imzalı “Fareler ve İnsanlar”, çarpıcı ve oldukça gerçekçi bir hikayenin içine girmenizi sağlıyor. Aynı sınıfta yer alan iki tarım işçisi birbirinden hem düşünce hem de karakter olarak farklıdırlar. George Milton, kafasını kullanan, pratik zekalı bir işçidir. Buna karşın yoldaşı Lennie Small, fiziksel olarak güçlü olmasına karşı biraz safdır.
Bu iki yoldaşın en büyük amaçlarından biri kendi tarlalarında çalışmaktır. Böylece, insani koşullarda bir hayat sürebileceklerini düşünürler. Bu yolda güç aldıkları en önemli şey, birbirlerine olan güvenleri ve sonsuz dayanışmadır.
Okunması gereken kitaplar arasında önemli bir yer tutan “Fareler ve İnsanlar” aynı kaderi paylaştığınız yoldaşlarınızla ilişkilerinize yer verir. Bununla beraber de insanın toprakla olan ilişkisi de kitapta önemli bir yer tutat.
Bülbülü Öldürmek
“Bülbülü Öldürmek” hayatında kitapların önemli bir yer tuttuğu insanların en iyi kitapları arasında yer alır. Ele aldığı evrensel konular sebebiyle herkese hitap edebilen bir kitap olan eser, ırkçılığı ve sonuçlarını gözler önüne seriyor. Kitabın ana kahramanı küçük bir çocuk olan Scout Finch’tir. Scout Finc, büyüdükçe eşitlik, özgürlük ve ırkçılık kavramlarını öğrenmeye başlayacaktır.
Bu öğrenme, kimi zaman acı deneyimler gerektirse de bizim de dünyayı daha iyi tanımamıza imkan yaratıyor. Küçük Scout ile beraber ırkçılığın yol açtığı derin yaraları daha iyi anlayacağız. 1960 senesinde Pulitzer gibi önemli bir ödülün sahibi olan “Bülbülü Öldürmek” okunması gereken kitaplar arasında öne çıkıyor.
Fahrenheit 451
Tıpkı “1984” gibi distopik bir düzlemde yer alan “Fahrenheit 451”, okunması gereken kitaplar arasında yer alıyor. Kitapseverlerin listesinde en iyi kitaplar arasında bulunan eser, doğrudan topluma bir eleştiri yöneltiyor. Yazar, kitapla ilgili yaptığı açıklamalarda, herhangi bir devleti ya da ideolojiyi hedef almadığını da açıkça belirtiyor.
Yazarın eleştirisinin temelinde, teknoloji sebebiyle kitaba olan ilginin azalması yer alıyor. Kitabın kurgusunda yer alan totaliter düzen, kitap okumayı, engellenmesi gereken bir eylem olarak görüyor. Öyle ki itfaiyeciler, yangın olsa dahi göreve gitmiyor ve kitap yakma görevi ile ilgileniyorlardı.
1953 yılından bugünlere seslenen kitap, insanların düşünce ve fikirlerinin, gelecek için ne kadar önemli olduğunu söylüyor.
Satranç
Okunması gereken kitaplar listemizin son sırasında, Stefan Zweig’ın meşhur eseri “Satranç” yer alıyor. Kitapta, kendi zihninde tutsak olan bir adam olan Doktor B’nin hikayesi anlatılıyor. Yazar, eserini yazarken dikkat çekmek istediği asıl noktanın Nazi tehditi olduğunu açıkça gösteriyor. Nazi’lerin zorbalıkla nasıl insanları sindirdiği ve düşüncelere savaş açtığını gösteren eser, trajik bir hikaye olarak karşımıza çıkıyor.
Yazarın hayatına son vermeden hemen önce kaleme aldığı bu eser, kitapseverler için de bir veda mektubu niteliği taşıyor.
